www.pegasusilaclama.com
Get Adobe Flash player

Aşılama

KORUYUCU HEKİMLİK VE AŞI UYGULAMALARI

Bu başlık altında kedilerimiz ve köpeklerimiz için veteriner hekiminizin uygun gördüğü aşı programı uygulanmaktadır. Genel olarak aşı programı aşağıdaki şekildedir.
KEDİLER İÇİN AŞI PROGRAMI: Kediniz için en uygun aşı programı; genel muayenesi ve sizden alınacak bilgiler doğrultusunda, risk altında bulunduğu hastalıklar göze alınarak veteriner hekimlerimiz tarafından oluşturulacaktır. Genel önerimiz olan kedi ilk aşılama programımızda yer alan aşılarımız :
1. FVRCP : Kedilerin karma aşısı olarak adlandırılan bu aşı kediniz için tehlike yaratan 3 önemli viral hastalık etkenine (feline rhinotracheitis virüs, calcivirus, panleukopenia) karşı kedinizi korur. Feline rhinotracheitis virüs ve calcivirus üst solunum yolu hastalıklarına sebep olur. Feline Panleukopenia kedi gençlik hastalığı olarak ağızlara yerleşmiş olan oldukça tehlikeli, bulaşıcı ve öldürücü bir hastalıktır, özellikle sindirim sisteminde hastalık oluşturur. İlk aşılamalar sonrasında senede bir kez tekrarı yapılmalıdır.
2. FeLV : Feline Leukemia Virus kedilerin viral öldürücü hastalıklarının başında gelir. Bu virüs kediden kediye ısırık yaraları, enfekte kedilerle kontak kurma ve enfekte anneden yavrularına geçerek yayılır. Dış ortamda yaşayan yada dışarı çıkıp gelen ev kedileri yüksek oranda risk altındadır. İlk aşılamalar sonrasında senede bir kez uygulanmalıdır.
3. RABİES : Kuduz aşısı olarak bilinen bu aşı insan ve hayvan sağlığı açısından Kuduz Hastalığı’nın yayılması ve önlenmesi amacıyla uygulanır. Senede bir kez uygulanmalıdır.


KÖPEKLER İÇİN AŞI PROGRAMI: Köpeğiniz için en uygun aşı programı; genel muayenesi ve sizden alınacak bilgiler doğrultusunda, risk altında bulunduğu hastalıklar göze alınarak veteriner hekimlerimiz tarafından oluşturulacaktır. Genel önerimiz olan kedi ilk aşılama programımızda yer alan aşılarımız :
1. PUPPY DP : 2 Aylık yaşa ulaşmış yavrulara uygulanan bir aşıdır. Köpek Gençlik Hastalığı (Distemper) ve Kanlı İshal (Parva Viral Enterit)’ e karşı yavrunun bağışıklık sistemini uyarır. Bu hastalık etkenlerinin tehlike sınırında olduğu ortamlarda yaşayan yavrularda kullanılması tavsiye edilir.
2. DHPPi+L : Köpeklerin karma aşısı olarak adlandırılan bu aşı köpeğiniz için tehlike yaratan 5 önemli viral hastalık etkenine (distemper, infeksiyöz hepatitis, parva virüs, parainfluenza, leptospirosis ) karşı köpeğinizi korur. Distemper, Köpek Gençlik Hastalığı olarak bilinen ve ölümcül olan çok tehlikeli bir hastalıktır, etken bir çok organı etkisi altına alır özellikle gastrointestinal sistem, deri, gözler ve sinir sistemi zarar görür. Parva Virüs, kanlı ishal olarak bilinen pis kokulu ishale neden açar , aniden gelişir ve ölümle sonuçlanır. Leptosipirosis ise çok tehlikeli ve insanlara da geçebilen bir hastalıktır, hayvanda sarılık meydana getirir. İlk aşılamalar sonrasında senede bir kez uygulanmalıdır.
3. BORDATELLA, KENNEL COUGH : Üst solunum yollarını etkileyerek köpek boğmaca hastalığına yol açan Bordatella bronchiseptica adlı bakteriye karşı bağışıklık sistemini uyarmak amacıyla yapılır. Özellikle bir arada yaşayan köpekler risk altındadır, bordatella aşısı olmayan köpekler, köpek pansiyonlarına alınmazlar. Her yaştaki köpek bu hastalığa yakalanabilir. İlk aşılamalar sonrasında senede bir kez uygulanmalıdır.
4. RABİES : Kuduz aşısı olarak bilinen bu aşı insan ve hayvan sağlığı açısından Kuduz Hastalığı’nın yayılması ve önlenmesi amacıyla uygulanır. Senede bir kez uygulanmalıdır.
5. LYME DISEASE : Etkeni Borrelia burgdorferi adlı bir bakteri olan ve insanlara da geçen Lyme hastalığına karşı bağışıklık sistemini uyarmak amacıyla yapılır. Bir tür geyik kenesi bu etkeni taşıyarak kan emme sırasında köpeğin vücuduna hastalık etkenini enjekte eder. Ağrılı ve yangılı eklem hastalığına neden olur.
İç ve Dış Parazit Aşılamaları:
Kendi oluşturdukları problemler dışında, çeşitli hastalıklarında taşıyıcılığını yapmaları ve insanlara da bulaşma (zoonoz) özelliği olmaları, küçük dostlarımızın bu zararlılara karşı düzenli kontrollerini ve ilaçlanmalarını zorunlu kılmaktadır.
Evcil dostlarımızın 6 ay da bir dışkı muayenelerini yaptırmanız tavsiye ederiz.

Aşılar hakkında merak edilenler:

Hasta ya da iyileşme dönemindeki hayvana aşı uygulanır mı?

Hastalık belirtileri gösteren hayvana aşı yapılıp yapılmayacağına, hayvanın bireysel şartları göz önünde bulundurularak karar verilebilir. İyi bir fiziksel inceleme ve olası laboratuar testlerden yararlanarak fayda/zarar ilişkisi kurulur. Yavru kedi ve köpeklerdeki hastalık belirtileri erişkinlerdekilerden farklı değerlendirilmelidir. Genel olarak, erişkin bir hayvanın, ateşsiz seyreden bir üst solunum rahatsızlığı, hafif bir ishal durumu ya da immun ilişkili olmayan bir deri problemi aşılama için engel teşkil etmeyecektir.

 

Kortizon tedavisi görmekte olan hayvana uygulanan aşı etki gösterebilir mi?

Prednisone gibi kısa etkili ve düşük doz uygulanan kortikosteroidler aşının etkinliğini düşürmeyecektir. Ancak yüksek doz kortizon ve diğer immunsupresanları kullanan hayvanlarda bazen aşıya yeterli cevabın alınmadığı durumlar oluşabilir (özellikle modifiye canlı aşılarda).

 

Yavru kedi/köpeğin aşılarında aksama meydana gelirse nasıl bir yol izlenmeli?

Aşıdan en iyi sonucu almak için birincil aşılamayı takip eden 2-4 hafta içerisinde aşı tekrarı yapılmalıdır. Birincil aşılama az ya da çok bağışıklık sistemini hareketlendirecek, yapılan tekrar aşı ise bu immun cevabı üst düzeye çekecektir. Aşı tekrarları arasındaki süre çok uzadığında (4 hafta üzeri) bağışıklık sisteminde gerçekleşen aktivasyon gücünü kaybedecektir. Bu nedenle aşılamalar arasında 2-3 aydan uzun bir aralık bulunan ya da önceki aşılamaya dair kesin bilgiye sahip olunmayan hayvanlarda 2-3 hafta aralıklarla iki doz aşı uygulanması gereklidir.

 

Daha önceden bir aşıya karşı reaksiyon geliştirmiş hayvana ilerleyen zamanda tekrar aşı uygulanabilir mi?

Önceden aşıya reaksiyon geliştirmiş hayvanın tekrar aşılanmasına karar verirken hayvanın bireysel hassasiyeti, söz konusu aşının etkeni ile hayvanın buna maruz kalma oranı göz önünde bulundurulmalı ve hayvanın yaşı ile sağlık durumu da değerlendirilerek karara varılmalıdır

 

Eğer söz konusu aşının kapsamındaki etkenler ile maruz kalma riski çok düşük ise ve bu aşı önceki uygulamada reaksiyona sebebiyet vermişse bu aşının tekrarlanmaması söz konusu olabilir. Örneğin; erişkin ve tamamen evde yaşayan bir kedi söz konusu ise, panleukopenia aşısı yapılmayabilir. Keza, ciddi aşı reaksiyonu göstermiş erişkin bir köpek diğer köpekler ile sıkı temas halinde değilse canine distemper aşısı tekrarlanmayabilir.

 

Eğer söz konusu hayvanın hastalık etkenleri ile temas riski yüksek ise tekrar aşılama yapılması düşünülebilir. Ek olarak, ayrı ayrı monovalent aşıların üçer hafta ara ile kullanılması yan etki olasılığını düşürecektir. Modifiye canlı aşıların reaksiyon geliştirme olasılığı bu anlamda daha düşüktür. Eğer intranasal aşı mümkün ise tercih edilebilir.

Aşı reaksiyonu gösterdiği bilinen bir hayvan kesinlikle veteriner hekim tarafından klinik ortamda aşılanmalıdır. Rutin aşı programındaki bir aşı programdan tamamen kaldırılabilir ya da farklı bir aşı tipi ile değiştirilebilir. Aşı öncesi antihistaminik kullanımı reaksiyon riskini azaltmaya yardımcı olabilir. Veteriner hekim durumun ciddiyetini göz önünde bulundurarak petinizin damarına bir kateter yerleştirebilir, böylece önemli bir reaksiyon durumunda gerekli sıvı ve ilaçlar acilen uygulanabilecektir. Aşıyı takibeden saatlerde hayvanın genel durumunun takibi de veteriner hekim tarafından yerine getirilecektir. Ancak tüm bu önlemlere rağmen, hayati risk teşkil eden reaksiyonlar seyrek de olsa ortaya çıkabilmektedir.

 

Genç hayvanlarda neden bir dizi aşılamaya başvuruyoruz?

Yavru kedi ve köpekler vücutlarının savunma görevini üstlenecek antikorları doğmadan önce plasenta yolu ile doğumu takiben ise kolostrum (ilk süt) ile annelerinden alırlar. Antikorlar vücudun B-hücreleri tarafından üretilen, hastalıklar ile savaşma yeteneğine sahip, küçük, proteinlerdir. Bu yapılar bakteri, virus gibi yabancı etkenlere karşı cevap olarak üretilirler. Bakteri ve benzeri yabancı partikül (antijen) ile birleşen antikorlar zararlı etmenin inaktive olması için çalışırlar.

Dolaşımında yüksek oranda maternal antikor (anneden gelen antikor) bulunan yavrularda uygulanan aşının etkinliği bloke olacaktır. Yavrunun dolaşımındaki antikor düzeyi beklenen düzeye düştüğü dönemde ticari aşılar ile yapılacak immunizasyon istenen başarıyı sağlayacaktır.

 

Bir hayvanın güvenle aşılanabileceği en erken yaş nedir?

Genel olarak 6-9 haftalar arasında belirlenen bir gün aşı programının başlangıcı için en uygun kabul edilir. Ancak bazı hayvanlar için istisnalar olabilir (örneğin; üretim çiftliklerinde ya da barınaklarda yaşayan hayvanlar). Bu hayvanlar diğerlerine oranla daha erken aylarda aşılanmaya başlayabilir. Yavru köpeklerde parvovirus aşısı 5. haftada önerilebilir. 4-5 haftalık yaştan küçük kedi ve köpek yavrularının özellikle modifiye canlı aşılar ile aşılanması ciddi problemlere yol açabilir.

 

Daha genç ve daha ufak hayvanlar erişkinlere uygulanan tam dozdan daha az miktarlar ile aşılanabilir mi?

Aşılar yaşa ya da vücut büyüklüğüne göre bölünebilir dozlarda hazırlanmadıklarından tam doz aşı hayvana tek seferde verilmelidir. Yani yavru bir Chihuahua ile yavru bir German Shepherd aynı dozda aşılanmak durumundadır.

 

Niçin hayvanlar bazen aşılansalar da hastalıklara yakalanmaktadırlar?

Aşıların yeterli immunizasyon oluşturmaması büyük çoğunlukla aşının kendisi ile değil, aşı uygulanan hayvanın bağışıklık sistemindeki yetersizlikle ilgilidir.

Bu bağlamda en çok problem yaratan hastalık parvoviral enterittir. Aşılanmasına rağmen hastalığa yakalanıp hayatını kaybeden yavrulara rastlamak mümkündür. Aşının yeterli bağışıklığı sağlayamamasının nedeni mevcut maternal antikor seviyesi, aşının kendisi ile ilişkili bir problemler, köpeğin kendi immun sistemindeki problemler ya da genetik faktörler olabilir.

 

Bir aşının çalışması ne kadar zaman alır?

Aşılar uygulamanın hemen akabinde immun sistemi uyaramazlar. Aşılama yapıldığında, ilk önce antijenler (hastalık etkenleri) vücut tarafından tanınacaklar ve hatırlanacaklardır. Birçok hayvanda aşılamayı takip eden ilk beş gün hastalığa karşı koruma gelişmemiş durumdadır. Aşının tam bir koruma sağlaması ortalama on dört günü bulur. Bazı örneklerde tam korumayı sağlayabilmek için aşının iki ya da daha fazla kez, birkaç hafta aralıklar ile, uygulanması gerekebilir. Genel olarak modifiye canlı aşılar ve intranasal uygulanan aşılar daha hızlı bir koruma sağlayabilmektedir.

 

Gebe ya da emziren kedi ve köpeklere aşı uygulanabilir mi?

Genel olarak, gebe ya da emziren hayvanlara yönelik aşı ve diğer medikasyonlardan kaçınmak esastır. Modifiye canlı aşıdaki bazı komponentler plasenta yolu ile yavruya geçip fetusta defektlere ya da ölümlere yol açabilir. Bu duruma, gebe ve bağışık olamayan kedilerin modifiye canlı panleukopenia aşısı ile aşılanmaları durumunda rastlanabilmektedir. Eğer annenin belirli bir hastalığa karşı bağışıklığı yoksa ve aşı yapılması zorunlu ise ölü aşılar ve mümkünse gebe hayvanlarda güvenilirliği kanıtlanmış aşıların kullanılması önerilebilir.

 

Aşı ilişkili fibrosarkoma nedir?

Fibrosarkom, bir tür bağdoku tümörüdür. Bu tümörler alt dokulara doğru ilerleme eğilimindedirler. Kedilerde görülme olasılıkları daha yüksektir. Yapılan araştırmalar aşılanan 10.000/30.000 kedide bir bu durumun ortaya çıkabildiğini işaret etmektedir. Genel olarak FeLV aşısı ile bağlantılı görülebildikleri düşünülmektedir.

 

Eğer bir köpeğin aşı geçmişi bilinmiyorsa, nasıl bir yol izlenmelidir?

4 aylıktan büyük ve aşı geçmişi bilinmeyen köpeklerde çoğunlukla tek doz distemper kombine aşı yeterli olabilse de, bağışıklık sisteminin yeterli düzeyde stimüle edilmesi amacıyla çoğu veteriner hekim iki doz aşılamayı uygun görmektedir. Bu nedenle, 3-4 hafta aralıklar ile uygulanacak iki doz karma aşı daha güvenilir olacaktır. Ayrıca köpeğin geçmiş aşılarıyla ilgili bilgi bulunmuyor ise kuduz aşısı uygulaması mutlaka yapılmalıdır.

Bir cevap yazın